Organ nakli, kadavradan ve canlıdan yapılan bir operasyondur. Tedavisi tıbben mümkün olmayan hastalıklar nedeniyle görev yapamayacak derecede hasar gören organların yerine, canlı veya ölüden alınan yeni, sağlam organın konularak hastanın tedavi edilmesine organ nakli denilmektedir. Kalp nakli dışında önemli bir kısmı canlıdan canlıya yapılabilmektedir. Karaciğer, böbrek pankreas, ince, barsak, kalp nakilleri kadavradan alınarak hastaya nakledilerek gerçekleştirilebilmektedir.
Sağlık Bakanlığının yönetmeliği gereğince 4. dereceye kadar akrabalar arası nakiller olabilir. Bölgesel Etik Kurullarından alınan onay ile akraba dışı organ nakli de söz konusu olabilmektedir. Organ nakilleri açısından çapraz nakil olarak adlandırılan donör değişimleri de yine yasal çerçeve içerisinde gerçekleşebilmektedir.
Canlı donörler, organ kısmen ya da bütünüyle çıkarıldıktan sonra hayatta kalacakları ve vücudun diğer fonksiyonlarını sağlıklı bir şekilde sürdürebileceği durumlarda organ verebilirler. Bu tür organ bağışlarına örnek olarak tek böbrek bağışı, kısmi karaciğer bağışı, akciğer lobu bağışı ve ince bağırsak bağışı verilebilir.
Kadavra donörler, beyin ölü olarak ilan edilen ve organları nakil için çıkarılana kadar ventilatörler veya diğer mekanik mekanizmalar tarafından vücutları organik faaliyetlerini sürdüren kişilerdir. 1980'lerde beyin ölümü kavramının tıbbi olarak tanınmasından önce organ nakilleri dolaşım sistemi tamamen durmuş olan bağışçı bireylerin naaşlarından alınan organlarla gerçekleştirilirdi. Dolaşım sistemi tamamen durmuş bağışçılardan alınan organlar, beyin ölümü gerçekleşmiş, ama makinelere bağlı olarak vücut faaliyetlerini sürdüren bir donörden alınan organlara kıyasla daha düşük başarılı sonuçlara sahiptir.